Hiç düşündünüz mü, bir adaya neden ‘Büyük’ ismi verilir? Dahil olduğu takım adalardan hepsinin bir ismi varken, neden onunki sadece bir sıfattan ibarettir? Ya da şöyle sorayım, o ada o sıfatı hak edecek ne yapmıştır?
Lafı dolandırmadan söyleyeyim. Herkes yüzölçümü en büyük olan olduğu için o adaya Büyükada dendiğini zanneder. Oysa ki gerçek bambaşkadır. O adada Fenerbahçeli Lefter yıllarca yaşadığı için büyüktür. Kolay mı bir tarihi sırtında taşımak? Kolay mı havasını, suyunu, denizini bir efsaneye hesapsızca açmak? Büyük Lefter’i kucaklamak için elbette bir adadan ötesi olmak gerek.
Ey Büyükada! Artık daha da büyüdün gözümüzde. Tam kalbinde, bizim de kalbimizde yatan yatıyor. Tam kalbinde, tarihimizin köşetaşlarından biri yatıyor. Fenerbahçeli olma nedenim artık senin toprağına karıştı.
Elbette sana gelişimizin sebebi değişmeyecek Büyükada, sadece gözlerimize, arayacak bir neden olmayacak. Çünkü kalbinin yerini elimizle koymuş gibi biliyoruz.
Alınma ama senin sıfatının 'Büyük', onun ise soyadında 'Küçük' olması bana biraz adaletsiz geldi hep. Neden onun soyadında ‘Küçük’ var bilmiyorum, ama var ettiği değerler ile arasında nasıl bir tezatlık, bir o kadar da mütevazılık var, değil mi Büyükada? Bana, o efsaneyi aktaran Babaannem de hiç anlatmadı bunu. Eminim kendi de bilmezdi. Ama bir kere bile onu izlemeden sadece radyodan dinledikleriyle ve gazeteden okuduklarıyla anlata anlata bitiremedi. Fenerbahçeli olmamın en önemli nedenlerinden biriydi. Dedim ya, sana gelişlerimizin sebebi vardı diye. Rahmetli Babaanne’min bilmeden bana verdiği duyguyu en iyi sana gelip iskeleden iner inmez el öperek yaşamıştım. Rahmetli Babaannem okumamıştı, hayata dair de çok bilgisi olan bir insan değildi. Ama insani olanın saflığıyla Lefter’e ipe sapa gelmez birinin söylediği ‘Kefere’ lafının üzüntüsünü içinde yaşardı. Düşünüyorum da sahip olduğum insani duyguların oluşmasında bu laf ve o üzüntü halinin unutulmaz bir yeri var. Nerden nereye. Bir laf ve bir duygu nelere neden oluyor, var sen hesap et. Var sen hesap et Büyükada sende ne tür duygular ve değerler yatıyor.
Sağlam dur Büyükada, taşıdığın ağırlığın karşılığı ton ile ölçülmez. Artık bir değerden ötesi senin kalbinde. Milyonlarca Fenerli’nin sarı lacivert renklere sevdasının nedeni sende yatıyor.
Bundan böyle dünyadaki en büyük ada sorusunun tek bir cevabı var, o da Fenerbahçeli Lefter’in yaşadığı ve yattığı ada: Büyükada...
Lefter Fiorentina'da oynarken İtalya'da bir derginin kapağında
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder