Selamsız: 1
Haydarpaşa Demirspor: 3
10 Nisan 2016 Pazar
Hep anlatırlar, derinlerdeki zenginlikleri keşfedenler için
denizin anlamı bambaşka olurmuş. Futbol da biraz buna benziyor. Kitleler için deniz Kilyos Plajı misali yoğun ve kalabalık. Derinler ise daha sakin ama
her tür canlılığı da içinde barındırıyor. Denizin her tür canlısı size çok
yakın ve çoğuna dokunmanız mümkün. Kadıköy’ün güzel çocukları da futbolun her
türlü sömürücü etkisinden sıyrılmak için böylesi bir girişimde bulundular ve
futbolun karanlık derinliğine bıraktılar kendilerini.
Derinden gelen bağ
Kadıköy’ün simgelerinden biri şimdi atıl durumda bırakılan
Haydarpaşa Garı’dır. Bu bina tarihi özelliğinin yanında Kadıköy yakasında demiryolu
çalışanlarının da bir nevi merkezi sayılır(dı). Ülkenin pek çok yanındaki
demiryolu çalışanlarının kurduğu Demirspor kulüpleri gibi Haydarpaşa’nın da bir
kulübü vardı: Haydarpaşa Demirspor. İşte Kadıköylü bir grup genç de bu gözden
uzak kalmış kulübü sahiplenmeye karar verdiler ve attılar kendilerini amatör
tribünlerine. İşin ucunda Kadıköylülük, futbol sevgisi, taraftarlık ve bağımsız
bir duruş çabası olunca ortaya Khalkedon Ultras çıkıverdi.
İstanbul’da amatörün en büyük çilesi artık büyük bir rant
alanı olan kentte maç yapacak saha bulmak. Hele de Kadıköy gibi kentsel dönüşümün
göz bebeği bir ilçe söz konusuysa. Haydarpaşa Demirspor da bu dertten
doğallığında muzdarip. Bir hafta Alemdağ’da oynarken öbür hafta Kurtköy
yollarında buluveriyorlar kendilerini. Bakmayın buraların Anadolu yakasında
olduğuna, kimi zaman şehirlerarası deplasmana gitmek buralara gitmekten daha
kolay olabiliyor. Haliyle bu uzun ve yorucu yolculuklar da tribün katılımında
istenen istikrarı sağlamayı güçleştiriyor.
Baştan beri izlediğim bu girişimi hazır Selimiye’ye
gelmişken yerinde göreyim dedim. (Bir şekilde Facebook üzerinden her hafta
gelen davetlere de icabet etmiş olurdum hem. J)
Selimiye Stadı’na gitmek çok kolay. Kadıköy merkeze yürüyerek 15 dakika ve
merkeze bu kadar yakındaki diğer stadın Fenerbahçe Stadı olması da bir şekilde
güzel. J
Gittiğimde Khalkedon Ultras tribündeki yerini almış ve
davul, meşale organizasyonunu tamamlıyordu. Yeni yaptırılmış tişörtler, atkılar,
pankartlar falan, bir tribün grubunda olması gereken her şey mevcut. Maç
Kadıköy’e bu kadar yakın olunca geçmiş maçlara göre daha kalabalıklar ve bu durum
haliyle tribün coşkusuna da yansımış. Bu coşku kalabalık olmanın yanı sıra
grubun gençliğinden de kaynaklanıyor. Bir miktar yaşını başını almış taraftar
olsa da ağırlık gençlerde.
Saha ile yakın temas
Maçın başlamasıyla beraber kendine has besteleri ve
eğlenceli sloganlarıyla Khalkedon Ultras sahaya varlığını hissettiriyor. Bu
beste ve slogan kısmına sonra değineceğim. Oyuncularla kurdukları iletişim
Khalkedon Ultras’ın takım tarafından da benimsenmiş olduğunu gösteriyor. Zaten
amatör kümenin en sıcak yanı da kurulan bu ilişkinin sahiciliğinde. Verdiğiniz
tepki Süper Lig’deki gibi kolpalık ve samimiyetsizlik içermiyor. Hem futbolcu
hem de seyirci açısından. Ettiğiniz bir küfür karşısında aniden Cantona’nın
uçan tekmesinin replikalarını görmek oldukça mümkün. Keza atılan golden sonra
terli vücutlar arasında kendinizi bulmanız da. (Şimdi böyle yazınca biraz garip
durdu ama esasında anlatmak istediğim tam öyle değil. J)
Takım şu anda ligde lider durumda ve söylenenlere göre
oynadığı lig olan 2. Amatör Lig takımı değil. Daha doğrusu geçen sene
düştükleri 1. Amatör Ligdeki takım aynen burada oynuyor. Bu da rakipleri
karşısında onları bir nebze de olsa güçlü kılıyor. Takımın kendini koruma
güdüsü de geçtiğimiz yıl oynadıkları ve haksız bir şekilde yenilerek ligden
düştüklerini söyledikleri Yeldeğirmenispor’dan geliyor. Her yerel rekabetin
olduğu gibi bunun da bir hikayesi var. Neyse, maça dönecek olursak, Selamsız’ın
erken gördüğü bir kırmızı kart ile maç çok da zorlanmadan kopartıldı ve
Demirspor namağlup liderliğini devam ettirdi.
Dayanışma güzeldir,
geliştirir
Maç başladıktan sonra Haydarpaşa Dayanışması’ndan bir grubun
pankartlarla ve ‘Haydarpaşa gardır bizim takım kraldır’ sloganlarıyla
tribündeki yerini alması oldukça güzel bir birlikteliği de ortaya çıkarttı.
Keşke bunun çalışması daha yaygın ve kitlesel yapılabilseydi. Özünde Haydarpaşa
Dayanışması ve Demispor ve dolayısıyla Khalkedon Ultras aynı geminin Haydarpaşa
İskelesine yanaşmış yolcuları. Tabii bunların yanına başka başka grupları da
eklemek mümkün. Bu mümkünat Demirspor tribünlerinin genişleme imkanlarından bir
kısmını da oluşturuyor. Bu konuda bolca fikir vardır elbette, öncelikle
ultraları bir dinlemek gerek.
Khalkedon Ultras
Gelelim Khalkedon Ultras’a. Öncelikle şu oksijensiz ortamda
nefes alınacak çok güzel bir alan açılmış vaziyette. Kah grubun enerjisi, kah
tribüncü yapısı yapılan işi çekici kılıyor. Futbolun ticarileşmesinin tüm
rahatsız edici özelliklerinden arınmak buralarda mümkün. Tersi de mümkün tabii
ki. Burada belirleyici olan sizin yöneliminiz. Bu noktada birkaç noktaya dikkat
çekmekte fayda var. Öncelikle statükoya karşı farklı tercihler ile ortaya çıkan
bu tip grupların biraz da mizahı kullanarak ortaya koydukları söylem ile
medyanın ilgisini çektiği aşikar. E haliyle bu grupların kendilerini duyurma
ihtiyaçlarının olduğu da aşikar. İşte tam da bu noktada bu iki aşikarlığın bir
araya geliş biçiminin nasıl olacağı önemli. Bir Bozbaykuşlaşma tehlikesine
düşülürse yazık olur.
Diğer önemli nokta ise sonraya bıraktığımız beste ve slogan
meselesi. Grubun çıkış noktası ve sahip çıkılan zemin daha bir mazlumluğu ve
buna bağlı arabesk bir söylemi barındırsa da şu an atılan şampiyonluk
sloganları bu söylemin özünden kopulmuş hissiyatı uyandırmıyor mu? Şampiyon
olabilirsiniz ama bunu nasıl ifade edeceksiniz? İşte zurnanın zırt dediği yer
de burası. ‘Garipler’ şampiyonluk yolunda nasıl yürür?
Bir de dışardan gördüğüm kadarıyla grupta bali ve tiner
çeken insan sayısı ya hiç yoktur ya da oldukça azdır. Peki ‘o alemde kral’ olma
iddiası nereden geliyor anlayamadım? Yanlış anlaşılmasın, tribün alemine uzak
bir insan değilim. Ama bağzı sloganlar ve besteler ile gerçekliği ince bir
bağla da olsa tutmakta fayda var.
Daha çok gözlemim var da gerisini karşılaştığımızda konuşmak
üzere bir kenara ayıralım. Velhasıl çok güzel ve değerli bir çaba. Katkısı
olacak herkes bir şekilde bir şeyler katmalı. Sonuçta bu da Kadıköy’ün
Demirspor’u.