Passolig:1 Taraftar:0
Siyaset Gazetesi - Ağustos 2015 - Sayı: 27
Passolig ile taraftarların karşı karşıya geldiği mücadelenin ilk yarısı Passolig’in üstünlüğüyle kapandı. Gözler şimdi ikinci yarıya çevrildi. İlk yarıyı kısaca bir değerlendirerek ikinci yarının başlamasını bekleyelim isterseniz.
İki güç arasındaki mücadelede saha ve hava şartları tam da taraftarların oyuna istediği gibi hükmedeceği şekildeydi. Passolig yüksek bütçeli kadrosu, parlak formaları ve arkasında büyük medya desteğiyle sahaya çıktığında takımın pek hoş karşılandığı söylenemez. Taraftarların ise altyapıdan yetişen yetenekleri ve toprak saha görmüş ayakları ile daha bir takım ruhunu yansıtan bir duruşları vardı. Bir yanda arkasında her tür ekonomik desteği bulan bir Passolig diğer yanda arkasında kitle desteğiyle taraftarlar. Maçın başlaması merakla bekleniyordu.
Ve maç başladı.
İlk düdükle beraber sahada daha dik duran taraftarlardı. Passolig, soldan, sağdan ve ortadan gelen atakları savuşturmakta oldukça zorlanıyordu. Bu ataklar ister istemez hataları da beraberinde getirdi. İlk dakikalarda görülen, taraftarların daha arzulu ve yırtıcı oyununa karşılık Passolig’in sonuçsuz çabasıydı. Tribün desteğinden de yoksun Passolig’i destekleyen tek tribün basın tribünü gibi gözüküyordu.
Dakikalar ilerledikçe taraftarların atakları seyrekleşmeye ve oyunda denge tutturulmaya başlandı. Taraftarların önce sağ kanadı çöktü. Ataklar artık orta ve soldan gelişiyordu ki Passolig’in parlak ve dünyaca ünlü transferlerini oyuna sokmasıyla birlikte taraftarlar ortadan da atak geliştirmekte zorlanmaya başladı. Bir tek sol kanat diri kalmıştı ama buradan gelişen ataklar da oldukça cılızlaştı.
Ve maçın ilk yarısı Passolig’in 1-0 üstünlüğüyle sona erdi.
Gol ne zaman mı yendi?
Taraftarların Passolig ile mücadelesi bir maç olsa kabaca bu şekilde anlatılırdı herhalde. Mücadelenin ilk dönemi fiili olarak bir yıl sürdü ve umutlu, dirençli başlayan süreç dönem içinde kırılmalar ve teslimiyetler ile Passolig’in büyük bir kesim açısından kabulüyle sonuçlandı. Sokakta başlayan tepkilerin yasal zemine taşınması ve olayın esastan Anayasa Mahkemesi’ne taşınması bir yandan umutları arttırsa da diğer yandan da direnci kırarak mahkemenin alacağı olumlu bir karar sürecini beklemeye evrildi. Fakat bu evriliş sokak tepkisini sönümlendirerek sessiz bir teslimiyetin sebebi oldu. Seçim döneminde HDP ve CHP’nin Passolig karşıtı söylemleri de taraftarlar arasında heyecan yaratmış olsa da bütün süreç mecliste verilecek önergeler ve Anayasa Mahkemesi kararına düğümlendi kaldı.
Şu an bir sene önceye nazaran taraftar gruplarının büyük bir bölümü Passolig’lerini almış ve yelkenleri suya indirmiş durumdadır. Passolig almayan nadir gruplar ise tribünün sol duyusunu içinde barındıran muhalif tribün gruplarıdır. Bu grupların ilkeli tavrı halen Passolig’i boykot noktasında olsa da süreci evriltme ve bir harekete çevirme anlamında çokça çabayı içinde barındırmamaktadır. Ankara ve İzmir merkezli dayanışma dernekleri İstanbul ayağında Passolig ve kulüp yönetimleri ile işbirliği içinde olan kimi bileşenler tarafından baltalanmış ve taraftar hareketinin merkezi (sayısal yoğunluk anlamında) bu süreçte başarılı bir sınav verememiştir.
Bu başarısızlığın yanında genel olarak taraftar gruplarının yapısının devlet karşısında teslimiyetçi niteliğinin öne çıkması da sürecin yenilgiyle sonuçlanmasının sebeplerinden birisi oldu. Muhalif taraftar gruplarının ses çıkartmaya ve sürekli tepki vermeye çağıran çağrıları ana taraftar grupları tarafından pasifize edilerek bu gruplar yanlızlaştırılmış ve sürecin dizginleri Passolig’in denetimine geçmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder